The Help (2011)

When you wake up in the morning, you’re gonna have to make some decisions.
Got to ask yourself this question:
“Am I gonna believe all them bad things them fools say about me today?”
You hear me?
“Am I gonna believe all them bad things them fools say about me today?”
All right?


Amerika’nın ırkçı geçmişidir zencilerin yaşadıkları ve üzerine onlarca film çekilmiştir unutturmamak için. Mississippi Burning, Cry Freedom, Ghosts of Mississippi bunlardan bazılarıdır.
Amerika’daki zencilerin geçmişidir hizmetkarlık ve unutturmamak için onlarca hikaye yazılmıştır üzerlerine kimi onları iyi gösteren kimi yerlerini hatırlatan. Gone With The Wind iyi hatırlatan.
Amerika’daki beyazların aptallığıdır zenci hikayelerinde yaşanan durum, acizliğidir, kendi evine hakim olamamasıdır anlatı içinde.
The Help Kathryn Stockett’in aynı isimli romanından uyarlanmış sinemaya ve bir dönemi ele alıyor. 60’lı yılların Mississippi’sinde kadınlar toplumda yer edinmeyi başarmış, evlerinde de birer zenci dadı hayat onlara güzel. Onlara bakan bir koca, çok çalışmadan çok düşünmeden hayatlarını yaşamaktadırlar. Bu olması gereken sistemin dışına çıkanlar da yok değildir ama cezası toplum dışına itilmek olur.
Skeeter üniversite okumuş bir genç bayandır ve bu zencilerin hayatlarını yazıya dökmek istemektedir. Ama toplum kapalı, cezalar ağır, zenciler korku içindedir. Acaba Skeeter’a bilgi vermek ne kadar doğru olacaktır ve sonra Mississippi’de yaşamaya devam edebilecekler midir ? Ve kaybettiklerine değecek midir bu yazılanlar?

The Help biraz Freedom Writers’ı, biraz Dead Poets Society’i biraz Mona Lisa Smile’ı hatırlattı bir yönüyle bana. Bu hayatta yalnız olduğumuzu ve tek başınalığımızı hatırlayınca.

Bir Cevap Yazın

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.